Kış mevsimi, beraberinde gelen yılbaşı yaklaştıkça, DOĞA KATİLLERİ sahneye çıktılar.
   Doğa zenginlikleri için giderek daralan dünyada, gittikçe azalan doğa zenginlikleri, bu acımasız, doğa katillerinin saldırıları ile daha çok azalmakta, hatta yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kalmaktadırlar.
  Kınalı keklik, Dağ keçisi, DERSİM Doğasının en doğal, en büyük, en güzel süsleridir. Zenginliğidir. Bu zenginliğe kıymak, DERSİM Halkının zenginliğine, yaşamına, kıymaktır.
   İnsan olmayan, aşağılık bir doğa katili, katlettiği dünya kadar kekliği internette sergilemiş. Oturmuş başında poz vermiş. Bu tür tarifi imkânsız katilleri, teşhir etmek, cezalandırmak, bu vahşeti gören herkesin görevi olmalıdır.
   Geçmiş yıllarda, Çemişgezek Elazığ arası yolda çuvallar dolusu katledilmiş kınalı keklikler, yılbaşında Elazığ pavyonlarında satılmak için götürülürken yakalanırlardı.
   Geçmiş yıllarda yılbaşı sofralarında yemek için yılbaşı öncesi ta uzak İllerden gelip DERSİMİN dağlarında mekân kuran doğa katilleri DERSİM Doğasının zenginliği olan dağ keçilerini, kınalı keklikleri, katlederlerdi. Aynı doğa katilleri bu yılda geleceklerdir. Çünkü onlar vampirler gibi katletmeden yaşayamazlar.
  Bu katillerle mücadelemiz, doğaseverlerin mücadelesi, doğal yaşamı korumakla görevli kurumların mücadelesi, yıllardır sürmektedir.
  Bu yılda sürecektir. Doğayı korumakla sorumlu Milli Parklar kurumunun başındaki Ali Haydar Bey yıllardır bu görevi en iyi şekilde sürdüren DERSİM Doğasını korumak için çaba sarf eden bir doğaseverdir. Bütün çabasına rağmen doğa katilleri ile mücadele, yeterli olmadı. Doğa katilleri yine katletmeye devam ettiler.
   Hafta sonu köydeydim. Karşı köylerin çevresinde sanki savaş vardı. Askeri karakollar yakın olmasına rağmen silah sesleri susmuyordu. İnsan olmayan canavar doğa katilleri, köylerin çevresinde tükenmek üzere olan kuşları güvercinleri de katledip yok etmek istiyorlardı. Güvercini avlayan sadistliğini tatmin eden, etini yiyen birine, insan denir mi? Denmez.
    Doğayı korumakla görevli Haydar Beyi aradım. “Hocam elimizdeki personel ve araçlarla, her iki vadide aralıksız kontrollerimizi sürdürmekteyiz. Sizin tarif ettiğiniz bölgede de ihbar ve uyarılar üzerine kontrollerimizi sürdürmekteyiz. Buna rağmen bu bilinçsiz doğa düşmanı insanlarla başa çıkamıyoruz. Onlarla başa çıkmanın yolu toplumsal tepki ve koruma kalkanıdır. Vatandaş o katilleri ellerinde silahlı gördüklerinde uyarıları engellemiyorsa bizleri 177 veya 04282125221 nolu telefonlardan aramalıdırlar. Bizi, en çok dış illerden gelenler değil, kültürlü Tunceli Halkından bu tür doğa düşmanı insanların çıkması, kendi doğalarına, değerlerine sahip çıkmamaları üzmektedir. Üniversite diploması olanların bu katillerin içinde yer alması ayrıca üzücüdür” diye tepkilerini dile getirdi.
    Doğayı, süsleyen zenginleştiren canlılar, insan yaşamı içinde olmazsa olmaz kadar büyük bir yaşam gerekçesidir. Bunlara kıymak yok etmek, yaşama, insan yaşamına kıymaktır. Yok etmektir.
    Hele yaşanan bu az görülen büyük soğuklarda, doğadaki canlara kıymak, insanlığa, yaşama kıymaktır. En büyük cinayettir katliamdır. En büyük ahlaksızlıktır.
   Yaşanan bu soğuklarda bizimle birlikte şehirde yaşayan kuşlara, kedilere, köpeklere, yemeleri için sokaklara, evlerinin önlerine, pencere önlerine yiyecek bırakan insanları görmek, insanı insan eden değerleri koruyanları görmektir, yaşamın güvencelerini görmektir. Sevindiricidir.
   Sosyal medyada yayınlanan, DERSİM Doğasında katledilmiş, dağ keçisini yerde yatarken görmek insanlığın, yaşamın katledilmesidir.
   Biline.
   +    +  +
  GÜVENLİK KİMLİK KONTRÖLLERİ
    İnönü Mahallesinden şehre gelenler, Şehrin girişinde, Cem Evinin biraz ilerisinde, güvenlik kimlik kontrollerinden geçmektedirler. Şehrin bir mahallesi sayılan İnönü mahallesinden her gün okula, işe gelenleri, her gün aynı kontrollerden geçmeleri rahatsız etmiş olacak ki dert yandılar.
   “Mahalleden şehre gelirken her gün kimlik kontrollerinden geçmemiz bizi üzmektedir. İşe okula, hastaneye gecikmekteyiz. Kontroller yapılırken bazı görevliler, her gün gördüğü yüzlerin kimliklerine bakmazken, bazı görevlilerde hemen her gün gördükleri yüzlerin kimliklerine baktıkları gibi, üst araması da yapmaktadırlar. Bu da bizi ayrıca üzmektedir. Biz güvenlik, kontrolleri yapılmasın demiyoruz. Yapılsın. Yapılmalıdır. Bu yapılırken, keyfiliklere yer verilmesin. Gerekirse kontrol noktası mahalleyi içine alacak şekilde mahallenin dışında kurulsun. Diğer mahallelerden gelenler, bu kontrollerden geçmezken, bizim mahallelilerin geçmesi adil değil” diyerek dert yandılar.
    Güvenlikten, bu kontrollerden sorumlu yetkililerimiz, umarız vatandaşın dile getirdiklerini dikkate alarak, bu şikayetlerin giderilmesi için gereğini yaparlar.