Özel Kalan Lisesi, ilkokulların birinci; ikinci sınıfları için, il merkezinde bütün ilkokulların katıldığı, SEVİYE(DÜZEY) BELİRLEME SINAVI düzenlemiş.
İlköğretim okulu birinci sınıfında okuyan ROŞVER’İN, öğretmen annesi de kızının sınava katılmasını istemiş. Günler öncesi sınava katılacağını, yaşıtları ile yarışacağını öğrenen ROŞVER, yarış heyecanının girdabına girmiş. Sınav gününü iple çeken ROŞVER, sınavı düşünmekten, ARYA ile oyun oynamaktan vazgeçmiş. Onun bu haline şaşıran ARYA, annesine: “Anne abla niye benimle oynamıyor. Hasta mı olmuş” diye sormuş. Durmuş. Ablasının sınava gireceğini öğrenen ARYA, da ablası kadar sevinmiş. Meraklanmış.
Sınav günü, ARYA DA tutturmuş: ’İlla, ben de ablamla gideceğim” demiş. Çaresiz annesi onu da almış okula götürmüş. İlk kez okulla, okul ortamı, öğrencilerle tanışan ARYA, şaşkın, sevinçli okul bahçesinde, yorulmadan koşturup durmuş.
Heyecanla sınava katılan ROŞVER, aynı heyecanla sınavdan çıkmış. Merak edenlere doğru bildiği 40’ın üstünde soruyu işaretlediğini ne anlama geldiğini bilmeden söylemiş.
Sonuçları merak edilen sınavı düzenleyen ÖZEL KALAN OKULU’NU aradım. Müdür Yardımcısı Musa Bey’den aldığım bilgilere göre, Sınava ildeki merkez okullarının tümünden birinci sınıflardan 135 örgenci katılmış.
Başarılı ilk ona giren öğrenciler, gelecek yıl okullarında okumayı isterlerse ilk üç öğrenciden ücret alınmayacak, yedi kişiden de indirimli ücret alınacakmış.
Müdür Yardımcısı Musa Bey’e sordum: “Çocuğun okulla tanıştığı birinci sınıfta, onu yarışa sokmak, o küçücük yaşta ona sınav heyecanını, pisikolojisini yaşatmak ne kadar doğrudur.” “Haklısınız” dedi ve ekledi: “Ülkemizde eğitim sistemi, test mantığı üzerine kurulu olduğundan, istememekle birlikte çocuklarımızı çocuklarımızın ileriki süreçte deneyim, beceri, kazanmalarını sağlamak için bu sınavları gerekli görüyoruz. Test becerisi bilgisi olmayan öğrencilerin dördüncü beşinci sınıflarda, hatta daha ileri sınıflarda başarılı olmadığını gördük. Sınav sonrası sınava katılan öğrencileri, düzenledigimiz KERMESTE aileleri birlikte bir araya getirdik. Kaynaşmalarını, eğlenmelerini sağladık. Adeta ödüllendirdik.
İlkokul birinci sınıfta okuma yazmaya geçen öğrencilerimizi ödüllendirmek teşvik etmek için okulumuzda OKUMA BAYRAMI düzenledik.
BATI AKADEMİ adlı kuruluşun, ülke düzeyinde düzenlediği dört adet, KAZANIM, ÖLÇME, (seviye belirleme sınavı) sınavına katıldık. Okulumuz, ülke genelinde ilk on sıraya girerken, il düzeyinde birinci oldu. Beşinci sınıflarda ülke genelinde birinci olduk. Ülke genelinde ilk kez, okul olarak resim sergisini İl Kültür Müdürlüğü salonlarında biz düzenledik.
Öğrencilerimizin, Test ağırlıklı kazanımları, sınavlarda başarılı olmalarını sağladı. Onun için ilkokul birinci sınıftan başlayarak öğrencilerimizi, gelecekte, yarışacakları eğitim maratonuna şimdiden hazırlamak istiyoruz” diyerek sorumuzu ayrıntılı bir şekilde cevapladı.
ÖZEL KALAN OKULU Müdür Yardımcısı Musa Bey’in anlatımları, bir eğitimci olarak, O, okulun alımında payı olan, biri olarak beni çok sevindirdi.
ROŞVER, annesine: “sınavı kazanacağım ki büyük babam beni ödüllendirsin” demiş.
ROŞVER, en düşük puanı da alsa, katılma cesareti gösterdiği için, o, heyecanı yaşadığı, bize de yaşattığı için, ben de onu ödüllendireceğim.
Tabi seyreden ARYA’YI DA.
Fikri TAŞ
