Tunceli Belediyesi öncülüğünde, 7 ilçenin belediye başkanlığı tarafından Avrupa Birliği'nin de fon desteğiyle merkeze bağlı Sütlüce köyü yakınlarında 18 hektarlık alana yapımı düşünülen 'Entegre Katı Atık Bertaraf Tesisi' projesine karşı çıkan bölgedeki köylüler, 55 bin ağaç kesileceğini, doğanın tahrip edileceğini, kutsal gördükleri inanç yerlerinin çöp altında kalacağını, geçim kaynakları olan tarımsal ve hayvansal faaliyetlerin son bulacağını belirterek birçok kez belediye binası önünde ve şehir merkezinde açıklama ve eylem yaptı. Köylüler bu sefer, çöp tesisinin yapılacağı bölgede toplanarak yürüyüş yaptı ve basın açıklaması gerçekleştirdi. Yürüyüşte sık sık ‘ doğamızı yok ettirmeyiz’ sloganları atıldı.

‘BİZ DOĞAMIZ İÇİN KEFENİMİZİ BAŞIMIZA SARMIŞIZ’

Köy muhtarı İmam Çelik, bu projenin yapılmaması için canından vazgeçeceğini belirterek “ Bu alan gördüğünüz gibi komple ormandır. Bu çöp tesisi buraya yapılıyor. 55 bin tane ağaç kesilecek dile kolay. Bu bir felakettir biz asla buna izin vermeyeceğiz. Bırakın köylerimizi şehir merkezide batacaktır. Herkes elini vicdanına koysun ve bu doğanın yok olmaması için mücadele versin. Burada insanların dışında ayı, kurdu, tilkisi, vaşağı ve dağ keçisi buralarda yaşıyor. Bu canlılar yok olup gidecek. Biz burada ölürüz yine bu tesisin yapılmasına müsaade etmeyiz. Biz doğamız için kefenimizi başımıza sarmışız” dedi.

‘BU PROJEDEN BİR AN ÖNCE VAZGEÇİLMELİDİR’

Köylüler adına açıklamayı okuyan Nurcan Koç, belediyenin kentteki eksiklerinden bahsetti. Koç, projeden belediyelerin vazgeçmesi gerektiğini belirterek, “Üzülerek belirtmek istiyoruz ki maalesef Dersimde belediyecilik ve belediye bitme noktasına gelmiştir. Doğayı, ormanı,dereleri koruma vaatleriyle halktan rey almış zihniyet gelinen noktada bir avuç para, rant uğruna bu vaatlerini unutmuş ve gözünü Dersim doğasına dikmiş,55 bin ağacı ve endemik bitkileri yok etmek, yabanı, doğayı, köyleri yaşanılmaz hale getirmek için gün saymaya başlamıştır. Çöp projesinin Kırmızıdağ bölgesinde uygulanması Dersim için bir felaket olacaktır. Pek çok içme suyu ve şehrin temiz havası kirlenecektir. Köylülerin yaşam alanlarını korumak için verdikleri mücadele aynı zamanda tüm Dersimin korunması mücadelesidir. Yanlış yer seçimi nedeniyle doğa ve insana düşman olacak şekilde tasarlanmış ucube çöp projesinden derhal vazgeçilmelidir. Konut ve işyerlerinden yani kaynağından geri dönüşüm sürecini başlatacak atık önleme, azaltma, atığı tekrar kullanma, enerji üretme gibi aşamaların olduğu sıfır atık anlayışı süratle hayata geçirilmeli, bunun için gerekli teşvik, altyapı organizasyonları oluşturulmalı ve vahşi depolamadan vazgeçilmelidir. Bizler ilk günden beri anlatmak istediğimiz kesinlikle katı atık tesisinin yapılmasına karşı çıkmak değildir. Bu projeye değil yapılacağı yere karşıyız biz. Kesinlikle modern şehirlerde ve kentimiz gibi güzel bir şehre geç gelinmiş bir projedir. Bizler buna karşıyız, bizler bu projeyi destekleriz. Şehir merkezine 2 buçuk kilometre yakın bir yere katı atık tesisi yapılamaz. Geç olmadan bu projeden vazgeçilmelidir” dedi.

Koç, belediye meclisine çağrıda bulunarak sorunları ve talepleri şu maddelerle sıraladı:

* Yıllık bütçe planlaması ve stratejik hedeflerin belirlenmesi noktasında katılımcı ve şeffaf bir yönetim anlayışı sözde değil gerçekte, pratikte hayat bulmalı, kamu kaynaklarının israfı önlenmeli, halka hizmet götürülmelidir.

* Belediye, elindeki güç ve yetkisini toplumun ortak çıkarları ve toplumsal yararı için planlama yaparak kullanmalıdır.

* Planlama, dayanışma, yaratıcılığı teşvik, katılım ve kamu olanaklarının halk yararına kullanılması ile kent yoksulluğu sorunu çözülmelidir.

* Belediye halkın yönetime ve karar alma sürecine katılımını sağlayacak araçları geliştirmeli ve hayata geçirmelidir. Bu bir avuç yandaşın toplanmasıyla göstermelik olarak değil tüm halkı kucaklayıcı şekilde katılımcı, şeffaf ve etkin bir şekilde olmalıdır.

Halkın beklenti ve taleplerini detaylandıracak olursak;

KATI ATIK SORUNU

Doğayı,ormanı,dereleri koruma vaatleriyle halktan rey almış zihniyet gelinen noktada bir avuç para,rant uğruna bu vaatlerini unutmuş ve gözünü Dersim doğasına dikmiş,55 bin ağacı ve endemik bitkileri yok etmek, yabanı, doğayı, köyleri yaşanılmaz hale getirmek için gün saymaya başlamıştır. Çöp projesinin Kırmızıdağ bölgesinde uygulanması Dersim için bir felaket olacaktır. Pek çok içme suyu ve şehrin temiz havası kirlenecektir. Köylülerin yaşam alanlarını korumak için verdikleri mücadele aynı zamanda tüm Dersimin korunması mücadelesidir. Yanlış yer seçimi nedeniyle doğa ve insana düşman olacak şekilde tasarlanmış ucube çöp projesinden derhal vazgeçilmelidir. Konut ve işyerlerinden yani kaynağından geri dönüşüm sürecini başlatacak atık önleme, azaltma, atığı tekrar kullanma, enerji üretme gibi aşamaların olduğu sıfır atık anlayışı süratle hayata geçirilmeli, bunun için gerekli teşvik,altyapı organizasyonları oluşturulmalı ve vahşi depolamadan vazgeçilmelidir.

SOKAK HAYVANLARI SORUNU

Hayvan hakları;halk sağlığı ve güvenliği temelinde ele alınmalı,kedi ve köpek gibi evcil hayvanların sokaklarda başıboş gezmesi engellenmelidir. Belediye diğer kamu kurumlarıyla birlikte hayvan haklarına ve sağlığına uygun barınaklar inşa ederek sokak hayvanlarının yaşamlarını buralarda yaşamlarını sürdürmelerini güvence altına almalıdır.

TEMİZ İÇME SUYU SORUNU

Göçerlerin kurt ve ayı tehlikesi altında zorlu eve dönüş yolculuğu Göçerlerin kurt ve ayı tehlikesi altında zorlu eve dönüş yolculuğu

Dersim, adeta sularla çevrili bir ada olmasına rağmen süreklileşen su kesintileri ile yaşamakta, kuyu sularını içmeye mecbur bırakılmaktadır. Yanı başımızda akmakta olan Munzur suyunu plastiklere hapsedilmiş şekilde içmektedir. Yapılması gereken Munzur suyunun öncelikli olarak halkın musluklarında akacak şekilde halka ulaştırılmasıdır.

BELEDİYENİN KALİFİYE PERSONEL SORUNU

Dersim belediyesindeki insan kaynağının halkın ve kentin sorunlarına çözüm olacak şekilde planlanması, istihdamı, eğitim ve rehabilitasyonu sağlanmalıdır. Mesleki gelişim ve profesyonelliği sağlayacak kurslar, hizmetiçi eğitimler verilmelidir.

SAĞLIKLI ULAŞIM SORUNU

Küçük bir kent olan Dersimde ulaşım sorunu yaşanmaktadır. Hayat pahalılığından kaynaklı tercih edilen belediye toplu taşımacılığı acil çözülmesi gereken bir konudur. Belediyeye ait toplu taşıma araç ve sefer sayılarının artırılması ile bu sorun çözülecek halkın balık istifi bindiği otobüs görüntüleri ortadan kalkacaktır. Belediyenin zabıta yetkisini kullanması kamu ve özel taşımacılığını kontrol etmesi gerekmektedir.

İMAR SORUNU

Doğayı ve insanı ötelemeyen modern ve insani şehircilik anlayışına uygun estetik, ekonomi ve ergonominin esas alındığı bir imar anlayışı hayata geçirilmeli, rant için beş kattan yüksek yapılara izin verilmemeli, araç trafiğinin olmadığı alanlar yaratılmalı, kent meydanları inşa edilmeli, yeşil alanlar ve parklar çoğaltılmalı, otopark, cadde, kaldırım, sokak sorunları derhal çözüme kavuşturulmalıdır.

KANALİZASYON SORUNU

Kentin biyolojik atık su arıtma sisteminin dışında kalan bütün yapıların atık su sistemleri gözden geçirilmeli mevcut sisteme entegrasyonu sağlanmalıdır. Bu işe Munzur ve Pülümür üzerinde bulunan tesislerden başlanmalı, bu tesislerin atık su sistemleri rehabilite edilmelidir.

TEMİZLİK SORUNU

Dersimin kaldırım, cadde ve sokakları temizlik bakımından çok kötü durumdadır. Hastalık saçan sokak hayvanı pisliğinden yürünemez hale gelmiş bir kent olmuş durumda Dersim. Düzenli ve sistemli bir temizlik planı hayata geçirilmeli, sokak ve caddeler görevli personele zimmetli şekilde dağıtılmalı, sürekli temizlik anlayışı hayata geçirilmelidir.

MESLEK VE BECERİ KAZANDIRMA SORUNU

Şehirdeki genç nüfus, işsizlik ve gelecek kaygısı nedeniyle şehirden göç etmektedir. Bu olumsuz tabloyu değiştirmek için belediye derhal harekete geçmeli planlı, programlı meslek ve beceri kazandırma çalışmalarına başlamalıdır. Turizm, tarım, hayvancılık, arıcılık, ticaret gibi pek çok potansiyeli barındıran Dersim için gerekli olan sinerjinin yaratılması gerekmektedir.

KONUT SORUNU

Dersim gibi küçük bir kentte ciddi bir konut sorunu yaşanmaktadır. Fahiş kiralarla kullanıma sunulan sınırlı bir konut stoğu bulunmakta. Konut ihtiyacı ise bir avuç müteahhittin insafına terk edilmiş durumda. Belediyenin, derhal ucuz ve sağlıklı konutlar için toplu konut projelerini hayata geçirmesi gerekmektedir.”

Editör: Mehmet Zafer Ağar