İnsanlığın sorunları artarak büyümektedir. Bu arada yeterince ilgilenmediğimiz gençlik sorunları da yakıcılığını korumaktadır. Gençlerle yakından ilgilenmek, onlarla konuşmak, gelişimlerine yardımcı olmaya çalışmak sorumluluklarımız arasındadır. Çoğu genç, sıkıntılarını kendi gidermek, kendi çabalarıyla çözmek durumunda kalıyor. Yeterince yaşam deneyimleri olmadıklarından, sorunların içinde boğulmakta, içinden çıkamamaktadırlar. Bu nedenle gençlerin aile ile iletişimleri çok önemlidir.
Aileler de yeterli bilgiye sahip olmadıklarından, çoğu zaman yaşananlara seyirci kalmaktadır. Gençlerle sağlıklı ilişkiler kurulmasında, onların olumlu gelişmelerinde anne- baba ilişkileri de önemlidir. Sürekli tartışan, kavga eden, gerilim içinde olan aile ortamında büyüyen gençler de haliyle bundan olumsuz etkilenmekte, hırçın tavırlar sergilemektedir. Çevremize biraz baktığımızda bunları rahatlıkla görebiliriz. İçinden çıkamadığımız karmaşık durumlarda, dostlarımızdan yardım isteyebilmeliyiz. Sorunlarımızı yakınlarımıza, sevdiklerimize anlatmalı onlarla konuşmalıyız. Konuşmazsak, anlatmazsak hiç kimse bize yardımcı olamaz. İçimize atmayalım, başkalarının da benzer sorunları yaşadığını, yaşayabileceğini düşünelim. Gençlerle, dostlarımızla ne kadar iyi iletişim içinde olursak sorun diye gördüğümüz, gözümüzde büyüttüğümüz şeylerin üstesinden rahatlıkla gelebiliriz.
Gençlere kendi yaşadıklarımızı, kendi çözümlerimizi dayatırsak onlarla iletişim kopabilir. Onların farklı şeyler yaşadıklarını, farklı bir dönemde olduklarını bilip ona göre konuşmalı ve iletişim içine girmeliyiz. Gençler kendi sorunlarını kendi başlarına çözmekte zorlanabilirler. Anlayışlı anne baba ona göre devreye girer, çözümü kolaylaştırabilir. İlk önce gençleri ciddiye almak, dinlemek, onların da bir birey olduklarını bilmek durumundayız. Ben, ben deyip kendi yaşadıklarımızı önlerine koyduğumuzda, iletişimi baştan koparıyoruz.
Ergenlik dönemlerinde bu durum çok sık rastlanmaktadır. Eve geç gelmeler, gelmemeler, içine kapanmalar, hırçınlaşmalar gençlerde görülmektedir. Bu durumda anlayışlı olmak, sabırlı olmak, gençlerin günümüzde karşılaştıkları durumları bilmek, arkadaşlık ilişkilerinin geldiği durumu anlamak, gözlemek son derece önemlidir. Bu yüzden hiçbir şeyi kestirip atmamalı, anlamaya çalışılmalıdır. Çünkü gençler anlaşılmak, ciddiye alınmak istiyor. Anlaşılmadıkları zaman aile ile ipleri koparma durumuna gelebiliyorlar. Bu sorunlar anne baba ilişkilerinin iyi olduğu sağlıklı bir aile ortamında, daha iyi hale yola koyulmaktadır.
Bir de günümüzde parçalanmış aileler çok yaygındır. Bu ailelerdeki çocuklar, gençler daha büyük sorunlar yaşıyor. Anne tarafı da çok hırçındır, baba tarafı da çok hırçındır. Birbirleriyle ilişkileri tamamen kopmuştur. Anne yeniden evlenmiş, baba yeniden evlenmiş "çocuklar için bile" iletişim kurulamamaktadır. Çocuklar bazen annede, bazen babada kalıyorlar. Bu çocuklar, iki tarafa da isteyerek gitmiyorlar belli. Benim gördüğüm her iki tarafta ninenin, dedenin gözetiminde bırakıyorlar çocukları. Onlar da güçleri yettiği kadar, bildikleri kadar yetiştiriyorlar. Burada asıl sıkıntıyı çocuklar çekiyor. Anne baba ayrılsa da çocuklarıyla ilişkilerini sürdürmelidir. Ancak bu şekilde onların sağlıklı gelişmelerine yardımcı olabilirler. Bir baba tanıyorum çocuğunu gayet üzgün bir şekilde okulda görüp gidiyor "yürütemedik hocam , beceremedik bu işi !" diyor.
Yazar Zeynep OKTUĞ’un bu konulara değinen bir gençlik romanı var : Derinlerde Fırtına. Bu Yayınevi 2004 Gençlik Edebiyatı Roman Birincilik ödülü almış. Parçalanan ailelerdeki yaşanan sorunlara değiniyor. İki kız kardeşin hayatından yola çıkılarak aile içi ilişkiler, gençliğin sorunları ve umutlarını ele alan roman gençlere olduğu kadar, büyüklere de değişik bakış açıları sunmaya çalışıyor.
Ezgi ile Ece’nin anne babaları ayrılmıştır. Anne babaların kavgaları onları çok üzmektedir. Kavgalarına tanık olduklarında isyan ederler. Bunun böyle olmaması gerektiğini düşünürler. Anne babaları evlenmiştir; bazen annelerinde, bazen babalarında kalmaktadırlar. Bu anne baba çocuklarının sorunlarını konuşurken bile kavga etmektedir, birbirlerini suçlamaktadır. Yaşananlar hiçbir sorunu çözmez, daha da içinden çıkılmaz hale getirir; herkes kendi isteklerini çocuklara dayatmaya çalışır. Bereket Ezgi ve Ece akıllı gençlerdir, deneme yanılma yöntemiyle doğruları bulmaya çalışırlar. Rehber öğretmenleri sorunlar yaşayan , içinden çıkamayan bu gençlere yardımcı olur, yol gösterir. Anne babayı,sorun yaşayan genci psikiyatriste yönlendirir, yardım almalarını sağlar. Bu yardımlar ve ilgiler gençlerin kendi yollarını bulmaları için gereklidir. Yardım ve destekler sonucunda anne baba birbirlerine düşman olmaktan vazgeçer, gençlerin sorunlarını birlikte çözmeye çalışırlar.
İşler düzelmiştir, yoluna girmiştir. Ailelerin ikisi de kazanılmıştır. Artık gençlerin iki tane ailesi olmuştur. Gençler sıcak bir aile ortamı bulduklarında, kendilerini düşünen insanlar gördüklerinde yaşam su gibi akıp gitmektedir.
Bu romanı okurken, Ezgi ile Ece’nin genç bedenlerinde yanan kocaman yüreklere tanık olacaksınız. Bu gençlik romanında hayata dair pek çok sorunun yanıtını bulabileceksiniz. Romanı severek, soluk soluğa okudum.
