Rahmetli annem aşure ayı için aylar öncesinden hazırlıklar yapardı. Eline geçen cevizleri, kuru üzümleri, dutları, ayvaları yemez yedirtmezdi. Buzdolabının henüz olmadığı yıllarda, buzdolabı görevini yapan serin kilerinde, bizim bulup yemeyeceğimiz şekilde. Aşure günü için saklardı.
Aşure günü köyde bir başka bayramdı. Annelerin, genç kızların bayramıydı. Başlarında, boncuklu renkli yazmalarıyla, ellerinde aşure dolu sitilleriyle âdete uçarcasına kapıları çalmaları o günlerin aşure bayramının, önemli renkleri tablolarıydı. Parası olan zengin ailelerin çorbalarında 12 çeşidin yanında fındık fıstık daha çok olurdu. Fakir ailelerin çorbalarında ağırlıklı buğday dövmesinin yanında daha çok dut olurdu.
Günümüzde yapılan aşurelerde eskisi gibi zengin fakir farkı kalmadı. Aşureler buğday dövmesinden çok fındık, fıstık, ceviz ağırlıklı yapılır oldu.
AİLE SOSYAL POLİTİKALAR Müdürlüğünün, düzenlediği aşure etkinliğine bizler basın mensupları da davetliydik. Şehrin en güzel en manzaralı yerinde kurulu müdürlüğün geniş bahçesinde güneşli bir günde, açık havada, verilen aşure çorbasına davet edilenler çoğunlukla engellilerdi. Huzur evinde kalan yaşlılardı. Onların ağırlıklı olarak katıldığı bir etkinlik daha çok anlam kazandırmış. Bizi sevindirmişti. Onlarla birlikte oturmak, onlarla aynı ortamı paylaşmak, onların doğal, özgürce davranışlarını izlemek hoştu.
Onların ağırlıklı olduğu etkinlikte Sayın Valimiz de onları yalnız bırakmamıştı, aralarına oturmuş, aşure çorbasını onlarla birlikte yerken, onlarla sıcak bir iletişim kurmuştu. Yaşlının yüzündeki çorba lekesini elleriyle silerken, boynuna sarılan bir başka engelli çocukla resim çektiriyordu.
Huzur evinde kalan yaşlılar, huzur evinin yeterli olmadığını, çokça insanın kapı önünde beklediğini, sıkıntı çektiklerini Sayın Valimize ileterek yardımını istediler. Yakından ilgilenen Sayın Valimiz, yanına çağırdığı Defterdarla, Sosyal Politikalar Müdürüne, derhal bir arsa bulmalarını, hazırlıklara başlanmasını emretti. Buna çok sevinen huzur evinin yaşlıları, Sayın Valimize, kötülüklerden korunması için dua ettiler. O da bu dualara sevinip gülümseyerek, "artık bana bir şey olmaz" dedi.
Sayın Valimiz, hemen herkesin paylaştığı güvenlik sorunundan, köylere gerekli olan hizmetleri götüremediklerinden dert yandı. Müşteri bulamayan PERTEK TERMAL Otelinin kapanmak üzere olduğunu bununda çok üzücü olduğunu, hasta hanelerle fizik tedavi işbirliği yapmalarını sağlayarak kapanmasını engellemeye çalıştıklarını ifade etiler.
Aile, Sosyal Politikalar Müdürlüğünün yaptığı aşure etkinliği, Engellilerin, yaşlıların, güneşli bir günde açık havada bir araya geldiği güzel bir hayır işi,birliktelikti.
Allah Kabul etsin.
