SIRADIŞI BİR SANATÇI, ATİLA ÖZER

        Atila Özer karikatür sanatının Türkiye’deki en önemli temsilcilerindendir. Burdur doğumlu olan bu sanatçıyı 2011 yılında sinsi bir hastalık aramızdan aldı. Sanatta yapacağı çok şey vardı. Yalnız Türkiye’nin değil dünyanın bu alandaki hatırı sayılır değerli sanatçılarındandır. Dünyanın ve Türkiye’nin saygın karikatür sanatçıları onun doğum gününün  (3 Nisan 1949 ) “Dünya Karikatür Günü” olarak kutlanmasını kararlaştırmışlardır gün tüm dünyada karikatürün önemi, anlamı, toplumsal mücadeledeki yeri üzerinde durulacak, karikatür sanatının eleştirel boyutu enine boyuna konuşulacaktır. Karikatür, Atila Özer’in deyimiyle bir çizgi-mizahtır.

        Karikatürle toplumdaki yanlış gidişleri, aksaklıkları, çirkinlikleri sanatçılar yansıtabiliyor. Karikatür de bir sanatsal anlatım dilidir. Zaten ülkemiz karikatür ve gülmeceye alabildiğine uygun bir ortam sağlamaktadır. Bu konuda malzeme boldur, yetenekli sanatçılar bu malzemeyi rahatlıkla kullanabilir. Atila Özer de bu malzemeden bol bol yararlanarak, çizgileriyle aydınlık bir dünyaya katkı yapmaya çalışmıştır. Çizgilerinde kent yaşamının zorlukları, kentin çarpık gelişimi… gibi konular işlenmiş, toplumsal bozukluklar gerçekçi bir şekilde gösterilmiştir. Sanatıyla hep aydınlıktan, bilimden, güzellikten, doğruluktan yana olduğunu göstermiştir. Karikatür sanatına yakın sanat tutkunu insanlar bunu bilir, görür.

        Türkiye ‘de olduğu kadar dünyada da değerini çalışmalarıyla ve eserleriyle kanıtlamıştır. Ülkemizde Nasreddin Hoca dahil birçok karikatür ödülünün sahibi olmuştur. Sadece bilgiyle yeteneğiyle değil yoğun emekle başarısı artmıştır. Atila Özer durmadan çalışmış, üretmiştir. Eskişehir Anadolu Üniversitesi’nde karikatür dersleri vermeye başlamıştır. Artık karikatür sanatının profesörüdür. Onun çabalarıyla birçok karikatür sanatçısı yetişmiş, karikatür sanatına gönül vermiş öğrencileri olmuştur. Onun öğrencileri, kendisini yakından tanıyan insanlar sadece bir karikatür sanatçısı değil, alçakgönüllü, dost canlısı bir insan olduğunu da söylerler. Zaten sanatçı olabilmek için tam anlamıyla bir insan olmak gerekir. İnsanı ve onun yaşamını tanımadan sanatta bir adım gelişme olmaz. Atila Özer aynı zamanda iyi bir toplum gözlemcisidir. Karikatürlerine baktığınız zaman, bunu rahatlıkla anlayabilirsiniz.

        Onun karikatürlerine Cumhuriyet Gazetesi’nin kültür sayfasında zaman zaman rastlıyordum. Karikatürler vurucuydu, anlamlıydı, sevimliydi, aydınlık düşleri içinde barındırıyordu. Bu nedenle Atila Özer adına her rastladığımda heyecanlanırım. Özellikle Atila Özer insanın duygu dünyasına seslenmekte her zaman ustalığını gösterir. Onun karikatürlerine baktığınızda özgündür, hemen Atila Özer damgasını görürsünüz.

        Yıllar önce Japonya’da yapılan bir karikatür yarışmasında iki kez altın ödül alarak dünya birinciliğini kazanmıştır. Başka ülkelerde de değerli ödüller aldığını biliyoruz. Açıkça söylemek gerekirse Atila Özer ulusaldan evrensele açılan değerli bir sanatçıdır. Birçok değerli sanatçıyla birlikte ülkemizin aydınlık birikimine katkı sunmuştur. Onu seven, ondan ders alan sanatseverler adını unutturmayacaklar, her sanat etkinliğinde saygıyla anacaklardır.

        Türkiye’de ilk defa Eskişehir Anadolu Üniversitesi bünyesinde bir karikatür evi yapılmıştır. Yine kendi evi sevgili eşi Vicdan Hanım’ın değerli çabalarıyla karikatür müzesi haline getirilmiştir. Atila Özer Karikatür Evi tüm sanat dostlarına açılmıştır. Hatta minik öğrenciler de bu karikatür evinin ziyaretçileri arasındadır. Zaten kendisi de bu sanatı seven tüm insanlara eserlerinin gösterilmesini, bu eserlerden onların yararlandırılmasını istemiştir.

        Bu değerli sanatçının eserleri kitap haline de getirilmiş, yayınlanmıştır. Yararlanmak isteyenler, sanat dostları Eskişehir Tepebaşı Belediyesi’nden edinebilir. Albümdeki bu eserlere baktığınızda ne kadar değerli bir sanatçıyla karşı karşıya olduğunuzu göreceksiniz. Değerli sanatçı Atila Özer’i doğumunun 68. Yıldönümünde saygıyla anıyoruz.

Mehmet PEKDÜZ