Başsavcı ve komisyon başkanlarına “Basın Sözcülüğü” eğitimi Başsavcı ve komisyon başkanlarına “Basın Sözcülüğü” eğitimi

Rektör Prof. Dr. Kenan Peker’in Su Altı Teknolojileri bölümüne açılan öğretim görevlisi kadro ilanında 10 yıl teknik personel olarak çalışmış olma şartı araması gündemi meşgul ederken, şimdi de İnşaat Mühendisliği bölümüne açılan  profesör kadrosu gündeme geldi. Munzur Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü’nde uzun süredir öğrenci bulunmuyor. 20 akademisyenin görev yaptığı bölümde, akademisyenlerden 5’inin uzmanlık alanı inşaat mühendisliği değil. Üniversitede inşaat mühendisliği uzmanlığına sahip akademisyenler uzun süredir kadro almayı beklerken, çıkan son ilanla bölümle ilgisi olmayan niteliklerde bir profesörlük kadrosu daha açılması yine tartışmalara yol açtı.

Bu ilanda belirtilen , “Doçentliğini yer bilimleri ve mühendisliği alanında almış olmak ve maden yatakları ile jeokimya üzerine çalışmaları bulunmak” şartının inşaat mühendisliği alanıyla herhangi bir ilgisinin olmaması, bölüme alan dışı ve hatta kurum dışı bir akademisyenin daha atanacağını iddialarını doğruluyor. Bu ilanlarla birlikte, kurum içinde yıllardır emek veren akademisyenler özlük haklarına kavuşamazken, kadro israfı yapılarak ihtiyaç dışı ilanlarla akademisyen alımı yapılması tepki çekiyor.

Kadro tahsisinde şeffaflık ve liyakat konularında da eleştirilerin hedefi olan Rektör Prof. Dr. Kenan Peker, tasarruf tedbirlerine ve YÖK’ün bu konudaki sıkı tutumuna rağmen, göreve geldiğinden beri kurum dışı açılan kadroların fazlalığı konusunda da eleştiri alıyor.  Kendisi Elazığ’lı olan Rektör Prof.Dr. Kenan Peker’in bu kurum dışı alımların pek çoğuna özel şartlar belirtilerek tanıdıklarını ve hemşerilerini aldığı konuşulurken, üniversitedeki kadro planlamalarından kendisi dışında hiçbir yöneticinin bilgisinin olmadığı ve gizli tutulduğu iddia ediliyor. Öyle ki kadro planlaması sonrası, sadece son ilanda dahi 56 kadro açılmasına rağmen, kurum dışı alımlara öncelik verilmesi nedeniyle yükselme bekleyen 30’a yakın akademisyenin bu yıl da kadrolarını alamadığı belirtiliyor. Göreve geldiği dönemde kurumda akademik yükselme bekleyen akademisyen sayısı yok denecek kadar az iken, 1.5 yıldır açılan onca kadroya rağmen, şu an bu sayının oldukça fazla olması ise bu iddiaları destekliyor.

Editör: Serhat Ozan YILDIRIM