Evet, hep acılar anlatılmaz ya!..
Bir toplum, gözyaşları ile kendi hamurunu mayalarken; mutlulukları ve gülüşleriyle geleceği kucaklar. Toplumsal acılar ve mutluluklar, insanı benlikten bizliğe götürür. Her ikisi de çok kutsaldır. Biz vardır orda farklı hanelerde farklı gözlerin ışığı ile birlikte aynı duyguda birleşmenin yüceliği vardır. Bir’den Bine, binden milyonlara götüren tüm değerler toplumun var olduğu hayat damarlarıdır.
Bugün Günlerden Gağand, ne tılsımlı bir kelimedir değil mi? Söylediğiniz anda karşınızdakinin gülümsemeye başlaması ve size sıcak bir kelime ile ‘ iye sıma ki bımbarek bo’ demesi. Kuşkusuz ki bir toplumu var eden kimlik, her bir hücresi ile yaşatılmalı ve bir sonra ki nesillere aktarılmalıdır. Gağand, Hakça kazanmanın ve Hakça bölüşmenin gönüllerdeki kutlamasıdır. Şunu belirmek isterim ki bu konu ile ilgili özellikle etimolojik kökeni üzerine birçok yaklaşım var. Başlıca şu başlıklar altında toplayabiliriz;
- Bu kelime Ermenice bir kelimedir.
- Zerdüştlerin Bayramı, ‘ Gahenbar’ ile ilişkilendirenler var. Fakat bu bayram Zerdüştler tarafında yılda altı kez kutlanmaktadır. Özellikle ortanca kutlama Gağand ile ilişkilendirilmektedir.
- İrani bir kökten gelmekte
- Zazaca bir kelimedir. Bazı eklerden türemektedir.
- Ezi’dilerin, ‘ Ezi’ bayramı ile aynı bir tarihsel serüvene aittir.
- Noel ile benzerlik gösterip, inançsal bir etkileşim çerçevesinde değerlendirenler de bulunmaktadır.
Bu konu da gözümüzden kaçan daha farklı yaklaşımlarda olabilir. Fakat tüm bu tartışmalar sosyal bilimlerin birçok dalında tartışıladursun, bir de yaşayan bir vücut hali vardır ki bizi de en çok da bu boyutu ilgilendirmektedir. Özellikle çocukların ; ‘ Gağanê ma bıde’ ile başlayan ve hiç bitmesini istemediğimiz o güzel gün. Khalo Gağan veya kalık, gale, kalo, gaxan kendisinden yaş olarak küçük ve daha genç olan eşi Fatıke ile geziye çıkar. Kapı kapı dolaşır. Omuzlarında heybesi vardır. Onlar dolaşırken çocuklar ve gençler Fatıke’ye sataşırlar. Khalo da onları değneği ile kovalar. Gün boyu böyle devam eder. Sonra pesaralar veya bıçıka şir yapılır. Bunların içine çubuklar saklanır kim bulduysa hediyeler alınır. Tabi bu oyunda kısa ve uzun çöp çubuklarla iddiaya girilir. Kim kazanırsa güzel hediyeler verilir. Gağand da erkenden kalkılır taze sular eve getirilir, lokmalar dağıtılır, yakında ziyaret varsa oraya gidilir çılalar yakılır, dualar edilir. Gelecek yılın daha sağlıklı, bereketli, huzurlu ve sevgi içerisinde geçmesi dilenir. Büyükler ziyaret edilir, elleri öpülür, duaları alınır. Komşular birbirlerine misafirliğe gider keyifli sohbetler eder.
Tüm bu güzel değerlerimizi, yaşatmanın tarihsel sorumluluğunda olduğumuzun farkında olup; bugünlerin tarihin sayfalarında kaybolup gitmesine göz yummamalıyız. Geçmişini unutanların geleceği planlaması ne kadar zor olduğunun bilicinde olmamız lazım. Bu değerlerimizi bir sonraki nesile yaşayarak aktarmak bu topraklarda kendini var eden ocaklarımızda çılasının tütmesi kadar önemli ve hayatidir. Herdo Dewreşin topraklarının kutsallığı ve güzelliği’nin diliyle; Gağanda ma bumbarek bo.